AZERTAC Türkiye Başkanı Şahtahtı Coronavirüs’ü değerlendirdi

AZERTAC Türkiye Başkanı Şahtahtı Coronavirüs’ü değerlendirdi … Şahtahtı; “Büyük şirketleri, seçkin insanları, toplumumuzun bireysel katmanlarını temsil eden bireyleri desteklemek için bu kampanyaya katılım, kelimenin tam anlamıyla ulusal birliğin bir göstergesi haline geldi…” detaylar haberimizde…

AZERTAC Türkiye Başkanı Şahtahtı Coronavirüs’ü değerlendirdi

Azerbaycan’ın AZERTAC Türkiye Büro Başkanı Dr. Sabir Şahtahtı; “Gelenekler ve değerler, herhangi bir krize karşı ulusal mücadelenin temelidir” dedi

Dr. Sabir Şahtahtı, dünyayı saran ve sarsan korona virüs ile ilgili yazdığı makalesinde şunlara değindi: “Dünyada hızla yayılan yeni tip korona virüs enfeksiyonu (COVID-19) insan toplumunu enfekte etti. Bir yandan, devletlerin ana sorunu, insanların sağlığının korunması, diğer yandan da ortaya çıkan sosyo-ekonomik felaketlerden korunmasıydı. Korona virüse karşı savunmanın kitlesel farkındalığı tam olarak temizlik kampanyalarında gerçekleşse de virüs hızla yayılıyor, yeni enfeksiyonlar ve kayıplar artmaya devam ediyor.

Azerbaycan’da kabul edilen tedbirler temelinde konuyla ilgili düşüncelerimizi ve görüşlerimizi sürdürmek istiyoruz. Her şeyden önce, 22 Mart’ta dünyadaki durumu yeni bir koron virüs türü hakkında yansıtan istatistiklere dönelim.

22 Mart’a göre, yeni bir korona virüs türü 60’dan fazla ülkede kendini göstermiştir. Bu tarihten önce 308 bin 500 kişi enfekte oldu, 13 bin 69 kişi öldü, 95 bin 829 kişi iyileşti. Virüse yakalanma ve ölüm arttıkça, enfeksiyonun coğrafyası genişler. Ölenlerin çoğu yaşlı insanlar.
Sunduğumuz rakamların ardından Azerbaycan’da alınan önlemler hakkında bilgi vereceğiz.

“Gelenekler nimettir”

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), korona virüs enfeksiyonunun yayılmasını pandemik olarak adlandırdı. Örgütün bir pandemik dediği bu uluslararası sorun, basit bir dille uluslararası bir kriz diyebiliriz. Azerbaycan’da yapılan çalışmalar ve elde edilen sonuçlar, geleneklerin ve değerlerin herhangi bir krizden kurtulmak için vazgeçilmez bir nimet olduğunu göstermiştir. Başka bir deyişle, herhangi bir krize karşı ulusal mücadelenin gelenekleri ve değerleri ana düşüncelerimizi ve düşüncelerimizi kolaylaştırmak için, “Azerbaycan’ın krizle nasıl tanıştığı” sorusuna ilişkin gerçekleri ele almak önemlidir.

“Çatışmaların hedefi Azerbaycan’ı yıkmak…”

Her şeyden önce, eski SSCB’nin dağılması yıllarında Ermenilerin asılsız iddialarıyla başlayan Dağlık Karabağ çatışmasının, onu savaşa dönüştürmesi, 1988 yılında yaklaşık 340 bin Azerbaycanlının, Ermenistan’daki kendi doğma yurdundan vahşice sürülmesi, 20 Ocak trajedisi, Hocalı Soykırımı ve nihayet Yukarı Karabağ ve etraf illerden bir milyondan fazla yurttaşımızın topraklarından sürülmesi, ülkemizin ve halkımızın yakın tarihte ağır bir sınav haline geldiğini belirtmeliyim. Bunlar yakın tarihte yaşadığımız trajediler ve kriz olayları. Bu olayların her birinin arkasında düşmanca bir faktör vardı. Amaç, ülkede kargaşa yaratmak, Azerbaycan halkının devletini sona erdirmektir. Ancak büyük zorluklarla bile, halkımız bu zor denemelerden cesurca çıktı.

Korona virüs enfeksiyonu, yukarıda belirtilen kriz olaylarına kıyasla yenilmesi zor olmayan bir süreçtir. Burada iki önemli faktör vardır: nüfusun kitlesel enfeksiyonlardan korunması, sosyo-ekonomik sonuçların devam etmesi. Burada Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, Azerbaycan halkının Nevruz Bayramı vesilesiyle kutlanmalarında konuşmasından bir cümlenin hatırlanması önemlidir… “Eski neslin temsilcilerine Azerbaycan toplumunda her zaman büyük saygı gösterirler.

“Destek Fonu kuruldu”

Bu konuyla ilgili görüşümü oldukça geniş bir şekilde dile getirdim ve bir kez daha bunun toplumumuzun temel direklerinden biri olduğunu söylemek istiyorum. Geleneklerimiz, ulusal değerlerimiz, eski neslin Azerbaycan’ın mücadelede önemli bir güç olarak kabul edilen ulusal değerlere gelince, hümanizm ilkeleri örnek olarak gösterilebilir. Bilindiği gibi, Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın 19 Mart 2020 tarihli “Halk sağlığının korunması ve Azerbaycan Cumhuriyeti’nde korona virüs enfeksiyonuyla mücadelenin güçlendirilmesi” Kararnamesi uyarınca korona virüsle mücadeleye destek fonu kuruldu ve Devlet Başkanı bu fonda yıllık ücret miktarını bağışladı.

Büyük şirketleri, seçkin insanları, toplumumuzun bireysel katmanlarını temsil eden bireyleri desteklemek için bu kampanyaya katılım, kelimenin tam anlamıyla ulusal birliğin bir göstergesi haline geldi. Bana göre, bu süreçte en büyük kar, Azerbaycan halkının ortak soruna karşı örgütlenmesidir. Evet, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in çağrısı üzerine, “Krizin üstesinden gelmek ve eski neslimizi korumak” ilkesi pratik bir faaliyet alanına dönüştü.

“Örnek davranışlar var”

Azerbaycan’da bu enfeksiyonun yayılmasına karşı mücadelede durum hala örnek teşkil etmektedir. Bu örneklemin ana kriteri, devletin vatandaşına karşı sağlıklı tutumunda görebiliriz. Organize Charter uçuşları ve vatandaşlarımızın yurt dışından düzenli bir şekilde tahliye edilmesi, vatanlarına getirilen insanların yüksek düzeyde karantinaya alınması, devletin vatandaşına uyguladığı örnek davranışlardır.

Sonuç olarak, konuyla ilgili önde gelen uzmanların yorumlarına başvurmak istiyorum. Türkiye’den Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Anadolu Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek, durumu şu şekilde yorumladı: “Azerbaycan, yeni bir tür korona virüs enfeksiyonunun (COVID-19) yayılmasına karşı mücadelede geniş yeteneklere sahiptir.

“Sorumluluk üstlenilmelidir”

Sağlık hizmetlerinde son yıllar reformlar, uygulanan sağlık donatılmış en gelişmiş donanımları, test makineleri, laboratuarları, modern devlet ve özel hastaneler dahil olmak üzere, yeni üretim tıbbi ekipman, yeni sağlık merkezleri, şekillenen son yıllarda kadro potansiyeline katkıda bulunur sağlığına Azerbaycan halkının… Ancak hiç kimse, salgının sona ermesine yardımcı olabileceği sorumluluğunu unutmamalıdır.

Birincisi günlük hayatta daha temiz olmak ve ikincisi virüsün yayılmasının uluslararası bir tehlike kaynağı olduğunu anlamaktır. Eğer bu iki konu önemsenirse, hükümetin çalışmaları güçlü sonuçlar doğuracaktır. Temasların sınırlandırılması, kitle montajının reddedilmesi, temizlik kurallarına uyulması vb. Herkesin ulusal ahlaki bir sorumluluğu olmalı.”

Bir başka ilginç uzmanın görüşü Tıp Bilimleri Doktoru Profesör Adil Allahverdiyev tarafından verildi: Eylemlerin topluluğumuzun sağlığı için önemli olduğunu belirten profesör, her vatandaşın sorumlu davranışının sadece ailesinin sağlığı için değil, aynı zamanda ailesinin, akrabalarının ve onunla iletişim kuran diğer insanların sağlığı için de önemli olduğunu söyledi.

“Kararname memnuniyetle karşılandı”

Allahverdiyev konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın yeni bir tür korona virüs enfeksiyonu ile mücadele önlemlerine katılan sağlık çalışanlarının sosyal yönden korunmasının ve güçlendirilmesine ilişkin talimatı, halk tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandı. Ve son olarak, yeni bir koron virüs türü ile ilişkili dünyadaki durum, krizin üç durumda üstesinden gelinebileceği hakkında konuşmayı mümkün kılmaktadır.

Virüsün değişiminin yeni doğal olarak yok edilmesi, tedavisi ve aşının tanımlanması, organizmaların bu enfeksiyona kitlesel adaptasyonu. Her iki durumda da, şimdiye kadar, sağlık uzmanları bu sürümlerden hangisinin yakın olduğu konusunda bilinçli bir dava açmamışlardır. Azerbaycan’a gelince, halkımızın, devletimizin gücüne dayanarak, tüm bu faktörlere hazır olduğu görülmektedir.”