Akşener’den ‘müsilaj’ açıklaması
Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununa ilişkin konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener “sorun ciddiyetle ve akılla çözülmeli” dedi.
İYİ Parti Lideri Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, Marmara Denizi’nin felaketle boğuştuğunu, ‘müsilaj’ adı verilen deniz salyasının, Marmara’daki deniz yaşamını ve kıyılarını tehdit ettiğini söyledi.
Akşener, “Yapılan araştırmalara göre, Karadeniz’e ve Marmara’ya dökülen atıkları, yüzde 40 oranında azaltırsak, müsilaj sorunundan ancak 6 yılda kurtulabileceğiz. Her ciddi sorun gibi, bilimle, akılla ve ciddiyetle çözülmesi gerekir. Böyle sorunlar, bir kişinin ‘talimatı verdim’ dediği, sığ ve indirgemeci bir anlayışla çözülemez. Biz sorumlu muhalefet anlayışımız gereği, işaret ettiğimiz sorunlara dair, çözüm önerilerimizi de paylaşıyoruz. Türkiye’nin meselelerini kimin çözdüğünü değil, meselelerin çözülüp çözülmediğini önemsiyoruz. Müsilaj meselesini, iktidarın beceriksiz kadrolarına bırakamazdık. O nedenle, Marmara Denizi’ni kurutma ihtimali olan bu belaya karşı ne yapılması gerektiğine dair de çalıştık” dedi.
‘GEREKİRSE KAMULAŞTIRMAYA GİDİN’
Akşener, bu sorunun yalnızca yerel yönetimlerin yükü olmadığının bilinmesi gerektiğini belirterek, “Bakanlık, zor zahmet de olsa, Büyükşehir Belediyelerimizi de dahil ettiği bir süreç başlattı. Bu adımı olumlu buluyoruz. Bunun devamında atılacak adımlar için de iktidara buradan çağrıda bulunmak istiyorum. Marmara Denizi’ne dökülen atık suların bir kısmı değil, tamamının ileri biyolojik arıtmadan geçmesi gerekiyor. Bunun için, merkezi yönetim olarak, hızlı bir şekilde yerel yönetimleri destekleyin. Mevcut arıtma tesislerini bir an önce, ileri biyolojik arıtma tesislerine çevirin, gerekirse kamulaştırmaya gidin. Vakit kaybetmeden ‘iyi tarım’ uygulamalarına geçin. Gübre, kimyasal ve ilaç kullanımının azaltılmasını sağlayın. Şehir şebekelerinde yalnızca ön arıtma yapılan suyun, park ve bahçe sulamalarında kullanılarak denize dökülmesini kısıtlayın. Denizlerimizdeki dip hayatına zarar veren, trol tipi avcılığa karşı yaptırımları arttırın. Marmara Denizi’ne atık su döken ve nüfusu 5 binden fazla olan yerleşimlerde hızla ileri biyolojik arıtma tesisleri kurun. Karadeniz’deki kirliliğin daha fazla artmaması, Marmara Denizi’ndeki müsilajın, Ege’yi daha fazla etkilememesi için Marmara, Karadeniz ve Ege’yle etkileşimi bulunan ülkelerle Türkiye’nin liderliğini üstlendiği, ortak bir platform kurulmasını sağlayın” diye konuştu.
‘İSTANBUL’A İHANETTİR’
Akşener, iktidarın Kanal İstanbul’u yapmasına izin vermeyeceklerini söyleyerek, şunları kaydetti:
“İstanbullu açıkça ‘istemiyorum’ diyorken, kime ne söz verdilerse, ısrarla ve inatla ‘yapacağız’ dedikleri o ucube kanalı yapmalarına, Marmara’yı ölüme mahkum etmelerine izin vermeyeceğiz. Bu proje, İstanbul’a yeni bir ihanettir. Bu proje, milletimizin kutlu iradesine yapılan bir saygısızlıktır. Bu proje hattı zatında bir proje değil, düpedüz bir soygun planıdır. Buradan o ranta göz diken, bu soyguna ortak olmaya heveslenen yerli ve yabancı her kim varsa, onlara seslenmek istiyorum: Boşuna heveslenmeyin. Boşuna avuçlarınızı ovuşturmayın. Bu devran dönüyor. İlk seçimde bu iktidar gidiyor. Şimdiden uyarıyorum; o kutlu gün geldiğinde, milletimiz yetkiyi verdiğinde, bir kuruş bile alamazsınız.”
Akşener ayrıca, partisinin her geçen büyüdüğünü belirterek, “Kimse merak etmesin, bu zor günler geçecek. Türkiye’nin çözülemeyecek derdi yok. Biz hazırız. Vizyonumuzla, projelerimizle geliyoruz” dedi.