Çolakoğlu Metalurji’de “Raporluyken Kapı Önüne Konulduk”
Çolakoğlu Metalurji’de “Raporluyken Kapı Önüne Konulduk”
Kocaeli’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Çolakoğlu Metalurji A.Ş.’de son haftalarda çok sayıda işçinin “46 kodu” gerekçesiyle işten çıkarıldığı öğrenildi. İşçiler, bu kodun “hırsızlık veya güveni kötüye kullanma” gibi ağır suçlamaları içerdiğini, ancak kendilerine yöneltilen böyle bir fiilin bulunmadığını belirterek duruma tepki gösteriyor.- kocaelitime
“Ameliyatlıyken İşten Atıldım”
İşten çıkarılanlardan biri olan Veysel Okka, yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle anlattı:
“Çolakoğlu Metalurji A.Ş.’de 3,5 yıldır çalışıyordum. İşe girerken tam teşekküllü sağlık raporumu teslim ettim, işyeri hekimi de çalışmamda bir sakınca görmedi. Ancak ağır sanayi koşulları nedeniyle zamanla ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladım. Bel, boyun ve omuz bölgemde kalıcı hasarlar oluştu, iki kez ameliyat oldum. En son 2 Ekim 2025’te yeniden ameliyat oldum ve evde raporlu olarak istirahat halindeyken, 6 Ekim 2025’te hiçbir bilgi verilmeden işten çıkarıldım. Hem sağlık sigortam iptal edildi hem de 46 koduyla işsiz kaldım. Oysa tüm tedavi belgelerim ve doktor raporlarım şirkete sunulmuştu. Sağlık sorunlarımı bahane ederek beni işten attılar.”
Okka, uzun süredir sağlık raporu kullanan çalışanlara yönelik baskı ve ayrımcılık uygulandığını da belirterek, “İyi niyetimi suistimal ettiler, işime bağlı olmama rağmen haksız yere çıkarıldım. Şirketin yöneticileri tarafından yapılan haksız uygulamalara itiraz ettiğim için hedef haline geldim.” dedi.
Avukat Kadir Önalan: “46 Kodu Artık Bir Tasfiye Aracı Haline Geldi”
Konu hakkında açıklama yapan Avukat Kadir Önalan, müvekkilinin durumunun sadece bireysel bir haksızlık değil, sistematik bir uygulamanın parçası olduğunu söyledi:
“Müvekkilim Veysel Okka, Çolakoğlu Metalurji A.Ş.’de yıllarca alın teriyle çalışmış bir emekçidir. İşe girerken tam teşekküllü hastaneden aldığı sağlık raporuyla göreve başlamış, işyeri hekimi tarafından da çalışmasına engel bir durum olmadığı tespit edilmiştir. Buna rağmen, ameliyat sonrası evde istirahatli ve raporluyken, iş sözleşmesi herhangi bir somut gerekçe gösterilmeksizin İş Kanunu’nun 25/2-e maddesi dayanak yapılarak, yani 46 koduyla sona erdirilmiştir. Bu kod, normal şartlarda hırsızlık veya işçinin güven ilişkisini zedeleyen ağır fiillerde uygulanması gereken bir düzenlemedir. Ancak son dönemde bazı işverenler tarafından sağlık sorunları yaşayan veya hak arayan çalışanları işten uzaklaştırmanın kolay bir yolu haline getirilmiştir. Bu tür uygulamalar işçinin meslek yaşamında haksız bir ‘damga’ etkisi yaratır ve yeni bir iş bulmasını da güçleştirir.”
Av. Kadir Önalan açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Müvekkilim hakkında hiçbir disiplin soruşturması, delil ya da somut eylem yoktur. Şirket, hastalık nedeniyle raporlu olduğu süreci ‘bilinçli devamsızlık’ olarak nitelendirmiştir. Bu hem hukuka hem vicdana aykırıdır. Görünen o ki bu kod artık bir ‘disiplin maddesi’ değil, bir tasfiye aracı haline gelmiştir. Raporlu işçilerin, tedavi gören emekçilerin, hakkını arayan çalışanların bu şekilde cezalandırılması kabul edilemez. Bu kodun böylesine keyfî biçimde uygulanması, çalışma hayatının temel ilkeleriyle bağdaşmadığı gibi İş Kanunu’na da açıkça aykırıdır. Bu haksızlığa karşı, müvekkilin tüm yasal haklarının korunması amacıyla gerekli başvurular tarafımızca yapılmıştır. Bu sadece bireysel bir dava değil, benzer şekilde mağdur edilen işçilerin de sesi olma niteliği taşımaktadır. Hak arama sürecimiz kararlılıkla devam edecektir.”
Av. Kadir Önalan son olarak şunları kaydetti:
“Bugün işçiler yalnızca işlerini değil, itibarlarını da kaybediyor. 46 koduyla yapılan fesih, işçinin siciline adeta bir suç gibi işleniyor. Bu durumun yasal ve etik hiçbir dayanağı yok. Biz bu davada yalnızca bir kişinin değil, tüm emekçilerin hakkını ve onurunu savunuyoruz.” Kocaeli sanayi bölgesinde yaşanan bu toplu işten çıkarmalar iş hukuku çevrelerinde tartışma yaratırken, benzer durumda olan birçok işçinin de hukuki sürece hazırlandığı öğrenildi.



