Taverna kültürümüz
Taverna kültürümüz
Taverna kültürümüz konulu başlığımızda röportajımın konuğu Müzikte tam 30 yılı devirmiş bir usta, değerli Taverna ustası ve Fantezi müzik sanatçımız Türkiye’nin sayılı udi şantörlerinden Fatih Aydın…
Mustafa Göksel: Öncelikle hoş geldiniz dileyerek ilk sorumu soruyorum. Sesin ve yorumun ile 80’li ve 90’lı yıllardan bu yana ülkemizi müziğe doyurup taverna kültürümüzü ayakta tutan ender sanatçılarımızdan birisin sayın ağabeycim; Peki Müzikte kaç yıl oldu?
Fatih Aydın: Taverna jenerasyonu ve kültürü 70’ler den itibaren başlayıp günümüze kadar gelerek özellikle 80 ve 90’lı yıllara damgasını vuran bir müzik dalımız. Şimdiki müzik yapan sanatçı dost ve meslektaşlarımızdan, daha ağır bir sorumluluğumuz vardı bizim jenerasyonun. Çünkü taverna denince halk müziği; Karadeniz ve yerine göre pop ve bilumum değişik aranjmanları da içinde barındıran bir mozaik.
Mustafa Göksel: Peki sayın ağabeycim taverna kültüründe ve sektörde zamanla neler değişti?
Fatih Aydın: Şimdiki yeni nesilde Halk Müziği için Türkü barlar, Karadeniz Müziğini temsil eden kadırgalar, Pop ve Greek Müzikte belirli kulüpler şeklinde dağıldı. Fakat bizler taverna kültürünü tekrar yaşatmak adına Kocaeli’nden başlayarak günümüze uygun yeni bir konsept ve anlayışla özünden kopmadan tekrar canlandıracağız.
Mustafa Göksel: Sayın ağabeycim sanat hayatın boyunca ne tür bölge ve mekanlarda kimlerle çalıştınız ne tür faaliyetleriniz oldu peki?
Fatih Aydın: Ben aslen Sakarya Hendek li olmama rağmen küçük yaşta geldiğim Kocaeli’nde Kocaeli Fuarında başlayarak değişik mekanlarda boy gösterip daha sonra 15 yıl gibi uzun bir dönem İstanbul’ da Taksim / Beyoğlu’nda start verip daha sonra Sarıyer, Büyükdere ve ardından müziğin zirvede olduğu dönemde temel taşlarından biri olan Tarabya da sanat camiasında sayısız sanatkar ve usta kadrolarla mesleği icra ederek bugünlere kadar gelmiş bulunuyorum.
Mustafa Göksel: Bu yolda kimlerle yürüyerek, yetiştin ve çalışmalar yaptınız sayın ağabeycim?
Fatih Aydın: Nur içinde yatsın Rahmetli İbrahim Erkal, Yıldırım Caner, Ayhan Aşan, Gökhan Güney, Cengiz Kurtoğlu, Tüdanya ve büyük ustalar Yıldırım Gürses, Adnan Şenses ve Erol Büyükburç gibi döneminin en güçlü isimleri ve kadroları ile birlikte aynı sahneleri paylaşma onuruna eriştik.
Mustafa Göksel: Peki bu kariyerinizde bu yerlere gelmenizde katkıları olan ve yetiştiğiniz usta isimleri de idrak edersek kimler vardı hocalarınız ve ustalarınız arasında?
Fatih Aydın: Yetiştiğimiz ve konservatuar anlamında dersler alarak birikimlerinden faydalandığımız Kocaeli Belediye Konservatuarı, Karamürsel Musiki Cemiyeti ve Özel dersler aldığımız Mesam Üyesi Büyük usta Faruk Ertok, Erol Sayan, ve Tarkan, Şevval Sam ve Kayahan gibi bir çok sanatçıyı piyasaya çıkararak yetiştirmiş hocaların hocası büyük usta Mustafa Enül gibi değerli hocalarımızın geldiğimiz pozisyonlarda katkıları ve emekleri unutulamaz.
Mustafa Göksel: Bu başarıların taçlandığı etkinlikler Türkiye ve uluslararası dönemlerde oldu mu?
Fatih Aydın: İzmir Fuarı döneminde turneler ve çeşitli etkinlikler konserler ve turnelere imza atarak, uluslararası anlamda da Azerbaycan, Gürcistan da Tiflis ve Batum başta olmak üzere Türkî cumhuriyetler de de birçok program ve turnelere imza attık.
Mustafa Göksel: Sektörde sıkıntılı ve zararlı gördüğünüz zarar veren yanları ne oldu sizce?
Fatih Aydın: Sektörün sıkıntılı ve zararlı gördüğümüz çok yanları var tabi ki. Özellikle rahatsızlık duyduğumuz; şimdilerde Techno diye adlandırılan bilgisayar yazılımları ile; simple seslerin birleşimi olan bu kolay elektronik müzik gibi yeni yetme ticaret zihniyeti sanatı geri plana atmaya kalktı. Günümüzde mükemmel bir eski kültürlere geri dönüş furyası başladı. Bizlerin aldığı sahne kültürü çok farklıydı ve büyükten küçüğe herkes tüm ustalara saygılıydık. Giyim kuşam ve hitabetimize aşırı derecede önem verirdik. Böyle bir kültürden de geldiğimiz için çok şanslıyız. Fakat yeni nesilde bu saygıyı göremiyoruz.
Mustafa Göksel: Peki ağabeycim; sanat hayatınız içerisinde sivil toplum olarak ta dernek Başkanlığı ve Faaliyetleriniz oldu, bununla ilgili neler söylemek istersiniz?
Fatih Aydın: Sivil toplum faaliyetleri olarak ta bir dönem KOSANDER (Kocaeli Sanatçılar Derneği); başkanlığım süresince şehrimizdeki tüm sanatçıları bir araya toplama gayreti içerisinde olduk. Fakat bazı vefasızlıklar ve gereken şehrimizdeki çevresel ve bürokratik destekleri göremediğimiz için oluşumu sonlandırarak görevimizi bitirdik. Yine de her zaman bu tür konularda, gerekli oluşumlarda desteğimizi esirgemeyeceğiz.
Bugüne dek sürdürdüğümüz sanat anlayışımız ömrümüzün yettiği yere kadar büyük bir özveri ile devam edecektir.
Mustafa Göksel: Sayın ağabeycim bize konuk olarak birikimlerinizi aktarıp bizlerle paylaştığınız için teşekkür ediyor; sanat hayatınızda nice başarılı uzun ömürler diliyoruz.
Fatih Aydın: Asıl burada bizleri onurlandırarak kültür ve sanat anlamında bizlere yer ayırdıkları ve bizleri onurlandırdıkları için Türkiye’nin başarılı ulusal Gazetesi kocaelitime ailesine başta şahsım ve çalıştığım mekânlarımız adına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.