Kültür Sanat Tarih

Ortaoyunu ve Temaşa Kültürünün Türk sinemasına oturan temeli

Ortaoyunu ve Temaşa Kültürünün Türk sinemasına oturan temeli Halk Tuluat Tiyatrosu olarak da bilinen Orta oyunu metin siz, doğaçlamaya dayalı bir oyundur. Ortaoyunu ve Temaşa Kültürünün Türk sinemasına oturan temeli yorum/haber

Ortaoyunu ve Temaşa Kültürünün Türk sinemasına oturan temeli

Arkadaşlar sizlere bu hafta GELENEKSEL Türk Tiyatrosunun temelini oluşturan Ortaoyunu ve Temaşa kültürünün Yeşilçam ve Türk Sinemasındaki temelinden bahsedeceğim.

Orta oyunu, ana karakterleri Kavuklu ve Pişekar olan, açık alanda halkın ortasında oynanan müzikli ve danslı Türk halk tiyatro oyunu. Halk Tuluat Tiyatrosu olarak da bilinen Orta oyunu metin siz, doğaçlamaya dayalı bir oyundur.

Geleneksel Türk tiyatrosundaki orta oyunu Sinemamızda da pek fazla yer etmiştir. Halkı güldürürken düşündüren ve mesajlar veren eleştirirken komediye döndüren ortaoyunu geleneğini yazıya döken büyük usta yazarlar Rıfat Ilgaz ve Sadık Şendil daha sonra Osman Seden, Bülent Oran, Başar Sabuncu ve Büyük usta Yavuz Tuğrul büyük bir incelikle kaleme almıştır. Arzu Film olarak Yönetmen Ertem eğilmez Ortaoyunu ve temaşa sanatını Süt Kardeşler, Tosun Paşa, Şabanoğlu Şaban, Şekerpare, Oh Olsun, Sev Kardeşim, Banker Bilo, Namuslu ve Türk Sinemasına damga vuran Büyük Dev yapıt Hababam sınıfında sergilemiştir.

 

“Tiyatro ve sinema”

Bu projelerin kadrolarında Şevket Altuğ, Kemal Sunal, Şener Şen, Ali Şen, İlyas Salman, Tarık Akan, Halit Akçatepe, Münir Özkul ve Adile Naşit, Ayşen Gruda gibi sayısız isim oyunculukları ile taçlandırmıştır. Birçoğu büyük usta birer tiyatro sanatçısı olarak bu alandaki ustalıklarını beyaz perdeye aktarmışlardır. Adile Naşit’le Münir Özkul’ un aile parodileri Olan Neşeli Günler, Gülen Gözler, Bizim Aile ve Aile Şerefi gibi projeler toplumumuza bir arada olmayı aile dayanışması içerisinde toplumdan bireye inen aile sorunlarını birlik ve beraberlik içerisinde kenetlenerek aşmayı derin bir duygusal mizah içerisinde göstermiştir.

Mesela size bununla ilgili bir örnek vererek konuyu toparlayayım:

Kemal Sunal Yaşadığı sorunlar dolayısı ile Ertem Eğilmez’ in Şirketi Arzu Film’ den ayrılıp Yahya Kılıç’ın Şirketi Cem Film’ e geçtikten sonra artık eski çalıştığı Şener Şen, Halit Akçatepe, Adile Naşit gibi Arzu Filme devam eden oyuncularla birlikte çalışamadı. En başta Sahte Kabadayı ve Sakar Şakir filmleri başta olmak üzere Natuk Baytan’ın yönetiminde Sinemamızın büyük ustası Ekrem Gökkaya’nın yapım tecrübesi ile yeni projelere yelken açtı. Bu büyük bir riskti aslında.

Hemen hemen iş yapan tüm filmlerinde geleneksel Türk temaşasının temeli olan kavuklu ile pişekar üstünde gidiyordu ve artık Şener Şen gibi usta bir pişekar olmayacaktı filmlerde. Ama devreye büyük bir usta girdi Saadettin Erbil. Pişekar rolüne soyunan karakterleri o konuşmaya başladı. İyi bir dublaj sanatçısı olmasına rağmen Ünal Gürel, Sakar Şakir ve Avanak Apti’de Saadettin Erbil’in sesiyle hayat bulur. Saadettin Erbil o ikinci kuşak filmlerin aynı zamanda Seslendirme yönetmenidir.

Bunun dışında Sadece büyük usta kötü adam Erol Taş’ı Türk sinemasında 46 sene seslendirmesi ustalığının en büyük kanıtı zaten. Yedi Bela Hüsnü ve Tokatçı filmlerinde Şevket Altuğ’un sesi de Saadettin Erbil’dir. Aynı filmde Karbonat Erol karakteri olan Ünal Gürel’de yine kendi sesidir. Sahte Kabadayı da Kazım Kartal, Korkusuz Korkak ta Turgut Özatay; Üçkâğıtçı da Ali Şen, Atla Gel Şaban da Ekrem Dümer, Tuncer Sevi, Gerzek Şaban da Yadigâr Ejder; Saadettin Erbil ustanın eşsiz katkıları ile o filmlere değişik bir ivme kazandırır; Ve Kemal Sunal’ın diğer iş yapmış filmlerinin gerisinde kalmaz bu filmler. En Nihayet Tarzan Rıfkı filminde Saadettin Erbil hocamız oyuncu olarak görüntüsünü de bizden esirgemedi. Böylelikle geleneksel ortaoyunu ve temaşa sanatı da devamlılığını sürdürdü ve sinemada bu sistem tek bir tarafın tekelinde olmaktan da kurtulmuş oldu.

 

“Sinemalarına sahip çıktılar”

Ayrıca Cem Film Şirketi yapımcılığında çekilen Kemal Sunal filmlerinde Ortaoyunu temaşası geleneği Yeşilçam ruhu dayanışmasının en güzel örnekleri sergilenmiştir. Yeşilçam’ın kavgacı veyahut ta kimi zaman dayak yiyen veyahut ikinci; üçüncü adam olarak nitelendirdiği asıl emeği veren karakter oyuncuları sürekli rol almış; ve birçok vatandaşımızın kimliğini ismini bilmediği oyuncular vardır. Bu filmlerde onlardan bazıları da sektörde çalışan Yönetmenlerimiz Ekrem Gökkaya, Natuk Baytan ve Zeki Ökten bu oyuncuları ekonomik sıkıntılar yaşadıkları dönemde bile koruyup kollayarak sinemada sahip çıkmışlardır. İşte bu filmlerden ziyade bu birlik ve beraberliği sağlayan gelenek ve o kültür ile ayakta duran Yeşilçam ve Türk sinemamız bizim için hiçbir şeye değişilmeyecek kadar anlamlıdır. Herkese iyi okumalar diliyorum.

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu